BAKARA 2-26 Allah kesinlikle bir sivrisinek kanadı veya ondan da ufak bir şeyi misal vermekten kaçınmaz. imanın gereğini yaşayanlar bunun Rablerinden kaynaklanan bir Hak olduğunu bilirler. Bu gerçeği inkar edenler ise, (misali anlatımları değerlendirmeyip) “Allah, acaba bununla ne demek istedi” derler. Bu anlatım çoğunun (fıtratlarının elvermemesinden dolayı) sapmasına yol açar; bir çoğunu da gerçeğe hidayet eder. Allah, onunla (bu tür anlatımla) safiyetini yitirmişlerden başkasını saptırmaz!
BAKARA 2-99 Andolsun ki biz sana apaçık deliller verdik; onları aslındaki safiyeti (şuurunda) bozulmuş olanlardan başkası inkar etmez.
MERYEM 19-13 Ve ledünnümüzden bir ruhani hayat ve bir safiye (zekat) verdik… Korunma konusunda çok hassastı!
MERYEM 19-19 (Ruh) dedi ki: “Ben Rabbinin Rasulüyüm! Sana safiye bir oğul hibe etmek için açığa çıktım.”
MERYEM 19-31 Nerede olursam olayım beni bereketli kıldı… Salatı (sürekli Rabbime yönelik yaşamayı) ve safiyeyi hükmetti, Hayy olduğum sürece!
MERYEM 19-55 Ailesine salatı yaşamayı ve safiyeti emrederdi. Rabbinin indinde mardiye (şuurunda-tecelli-i sıfat) idi.
NEML 27-59 De ki: “Hamd, Allah`a aittir… Selam, kullarından seçip safiyetine kavuşturduğu içindir… Allah mı daha hayırlı yoksa ortak koştukları mı?”
SAFFAT 37-40 Allah`ın ihlasa (samimiyete, safiyete) erdirilmiş kulları (azaptan) müstesna.
SAD 38-46 Doğrusu biz onlarda, gerçek vatanlarını (hakikat boyutunu) hatırda tutarak yaşama safiyetini açığa çıkardık.
SAD 38-47 Kesinlikle Onlar bizim indimizde seçilmiş Mustafalar`dı (süzülüp arındırılmış-saflaştırılmış-safiye).
MÜZZEMMiL 73-12 Muhakkak ki bizim yanımızda enkal (güçlü bağlar, zincirler) ve cahim (cehennem, yakıcı ateş) vardır. NOT: Ünlü Kur`an yorumcusu imam Razi, gelecek yaşamdaki azabın bu sembolizmini izah ederken şunları söyler: “Bu dört durum, kişinin hayattayken yaptıklarının ruhi sonuçları olarak görülebilir. “Ağır prangalar”, ruhun önceki maddi ilgilerine ve bedeni zevklerine mahkumiyetinin devam etmesinin bir sembolüdür. Bunların gerçekleşmesinin imkansız hale geldiği o gün, bu prangalar ve zincirler, yeniden dirilen insan kişiliğini (nefs) yücelik ve safiyet katına çıkmaktan alıkoyar. Ardından, bu ruhi prangalar “ruhi ateşlere” sebebiyet verir; çünkü kişinin beden zevklerine güçlü bir eğilim duyması, onlara erişmenin imkansızlığı ile birleştiğinde, ruhi olarak şiddetli bir “yanıp tutuşma” duygusu oluşturur, “yakıcı alev” in (cahim) anlamı budur. Günahkar, bu durumda, arzuladığı şeylerden kopmanın acısını ve yoksunluğun boğucu baskısını boğazında hisseder; bu da “boğaza takılan yiyecek” ifadesinin karşılığıdır. Ve sonunda, bu şartlardan dolayı, Allah`ın nuruyla aydınlanmaktan ve kutsanmış kişilerle bir arada olmaktan yoksun kalır; “şiddetli azap” ifadesinin anlamı budur. Ama yine de bilin ki, Kuran`ın bu ayetlerinin anlamının bu söylediklerimden ibaret olduğunu iddia ediyor değilim…”
BAKARA 2-130 İbrahim milletinden (varlığın-ın hakikatine iman etmişlerden), kendini bilmez akılsızlardan başka kim yüz çevirebilir ki! Andolsun ki biz Onu dünyada seçtik-saflaştırdık ve sonsuz gelecek sürecinde de salihlerdendir.
AL-U iMRAN 3-42 Hani melekler Meryem`e şöyle demişti: “Ya Meryem, muhakkak ki Allah seni saflaştırıp (hakikatini hissettirip) seçti, seni (şirk-ikilik necasetinden) tertemiz kıldı ve dünyadaki (o çağdaki) bütün kadınlardan üstün kıldı!”
NiSA 4-146 Ancak (yanlışını idrak ederek) tövbe edenler, tutumlarını doğrultanlar, hakikatleriyle Allah`a sarılanlar, din anlayışlarını Allah için saflaştıranlar müstesna… Onlar iman ehli ile beraberdirler. Allah iman ehline azim mükafat verecektir.
MU’MiNUN 23-4 Onlar arınmak-saflaşmak (zekat) için ne gerekirse yaparlar;
NEML 27-3 Onlar ki, salatı (Allah`a yöneliş ile mi`racı yaşama) ikame ederler ve arınıp saflaşmak için varlıklarından verirler; işte onlar sonsuz geleceklerine kesin yakin elde etmişlerdir.
RUM 30-39 insanların, malları artsın amacıyla riba almak üzere verdiğiniz şey, Allah indinde artmaz! Vechullahı isteyerek zekat (tezkiye, saflaştırma) olarak verdiğinize gelince; işte onlar kat kat arttıranların ta kendileridir!
SAD 38-47 Kesinlikle Onlar bizim indimizde seçilmiş Mustafalar`dı (süzülüp arındırılmış-saflaştırılmış-safiye).
CUMUA 62-2 O ki, ümmiler içinde kendilerinden Rasul ba`s etti ki, onlara O`nun işaretlerini okuyan, onları saflaştıran ve onlara Kitabı (hakikat ve Sünnetullah BiLGisi) ve Hikmeti (oluşum sistemi bilgisi) öğretsin. Oysa onlar daha önce apaçık bir inanç sapıklığı içindeydiler.
NAZiAT 79-18 De ki: Arınıp saflaşmaya ne dersin?
A’LA 87-14 Arınıp saflaşan, gerçekten kurtulmuştur!