Baba

“Babam böyle istememiş olsaydı, siz bana bunları yapamazdınız!.” Diyordu Hz. İsa Aleyhisselâm.. Tasavvufta, “Nefs-i Kül” varlığın “ana”sıdır; “Akl-ı Kül” ise “baba”sı!… Yâni, yaratılmış tüm birimlerin anası nefsi küldür, babası ise “Akl-ı Kül”!.

  •  Dilimizde yanlış kullanılan bir terim vardır, “Tanrı-Baba”!. Bu bize İsevî’likten geçmiştir.. Onlar için “bir tanrı vardır göklerde-erkek”, ki O İsa aleyhisselâmın babası! Oysa diğer bölümlerde elimden geldiğince açıklamaya çalıştığım üzere “Allah” ismiyle işaret edilen varlık “ötedeki erkek-baba” değildir!.
  • Soyutluğun ardındaki somut olarak işaret edilen erkek-baba tanrı anlayışı ile, gerçekte, sonsuz-sınırsız diye tanımlanmaktan dahi beri olan ne kadar bağdaştırılabilir?
  • İşte “HU” ismiyle işaret edilip, müslümanların farketmesi istenen Hakikat!…
    İşte, “HE” kelimesiyle işaret edilen Kur’ân tercümelerindeki erkek-baba tanrı kavramı!..
  • Deccal, Müslümanlar dışındakilere İsa’yı yollayan “baba” olarak kendini tanıtırken: Müslümanlara da kendini “HAK” olarak tanıtacak ve “Varlığımda tapındığınız haktan başka bir şey yoktur. Ben Hakkım. Burada size zahir oluyorum. Bana secde etmeyen hakkı inkâr etmiş olur” gibi fikirlerle ortaya çıkarak onları kendine tâbi kılmaya çalışacaktır!.
  • Bu arada bir de ekleme yapalım konumuza, “sünnetullah” ile “sünnet-i Rasûlullah”ı ayrı şeyler diye öğrenmiş olanlar için.

    Bazıları ALLAH Rasûlü`nü, yetişme şartlanmaları ile “baba” gibi kabul ediyorlar. Hâlâ hiçbir şey anlamış değiller!. 

    “RASÛL”ler birimizin, babası amcası falan değillerdir; ALLAH Rasûlleri`dir… Ta o devirlerden beri bu mahalle yaklaşımı ne yazık ki hâlâ devam etmektedir. Bunun ne demek olduğunu düşünemeyenlere zaten bir şey anlatmak mümkün değildir!.İşte âyet:

    MUHAMMED sizden birinin BABASI değildir ve lâkin ALLAH RÂSULÜ ve SON NEBİDİR!” (33:40) 

    Umarım artık O’nu baba gibi kabul etmeyi bırakıp, gerçek hüviyetiyle değerlendirirsiniz!.
  • Genetik ilminin getirdiği sonuçlardan haberi olmayan, gök tanrı kullarıhâlâ yukarıda oturan ve tükenmez kalemiyle anbean olayların akışına göre kader yazan tanrı baba hayâl ediyorlar!.
  • Allah” adıyla işaret edilen, Zât`ı itibariyle, esmâ mertebesi olarak açığa çıkardığı “NOKTA” denilen âlem içre âlemler algılamasının getirisinden “GANΓdir! Lütfen bunu iyi anlayalım.

    Umarım, bu yazılarım bazılarınızdaki, “insan gibi düşünen, gök yüzünden bizi seyreden, namaza durunca huzuruna çıkılan; gökten aracılarla kitaplar yollayıp emirler yağdıran tanrı baba anlayışını” ortadan kaldırıp; Hazreti Muhammed (aleyhisselâm)`ın, “Allah” ismiyle işâret ettiğine yönlendirir… Allah Rasûlü`nü de, “sevgili peygamberimiz” kabulünden çıkarıp; “Hakikati Muhammedî“nin insanlık âlemindeki muhteşem açığa çıkışını fark etmeye bizi yönlendirir…

    İnsan gibi düşünen tanrı” sanısından, “Allah ahlâkıyla ahlâklanın” anlayışına ulaşmak için, “Allah” adıyla neye işaret ediliyor, önce bunu anlamak zorunludur!

    Kurân`daki çeşitli sırlara işaret eden âyetleri önce fark etmek; sonra da üzerlerinde derin düşünmek, çok farklı değerlendirmeler getirir insana… İnşâallah bir gün buna da sıra gelir.

Alâkalı Kavram bulunamadı

Kavram hakkında henüz bir not alınılmadı.

Abdullah

Anlamı Esasen, “Abdiyyet sırrı” ki, Hazreti Rasûlullah Aleyhisselâm, “Abdiyyet” Sırrı sonucu olarak kendisinde olan “Risâlet” Sırrı`nın çok üstündeki bir kemâlâta sahiptir.  Nitekim, Muhyiddin-i Arabi Hazretleri de : “Bildim ki, Abdiyyet mertebesinden daha üstün hiç bir mertebe yoktur!..” demiştir..  Burada kastedilen “Abdiyyet”; ilâhi

Oku »

Emmâre Nefs

Anlamı Kendini beden kabul eden insan tamamiyle bedene ait tatmin ve zevkler doğrultusunda yaşar ki, bilinç bu düzeydeki düşünceleri itibariyle “emmare nefs” adını alır… Avam, yani bütün beşer normal olarak

Oku »

Âdem a.s.

Anlamı Adem “nefs“inin hakikatını bilecek ve gereğini yaşayacak bir kapasite ile yaratıldığı için “halife” oldu “yeryüzünde“!.. Burada, “Adem” ismiyle, “İnsan“ı kastediyorum. Esasen, bizim bildiğimiz Adem`in, yeryüzünde meydana gelen ilk Adem

Oku »